bugün

entry'ler (83)

üniversite mezunu olduğunuza pişman eden cümleler

seni doğuracağıma taş doğuraydım.

yok lan, bu o değildi.

ağır laf ama yine de, gönül koyarım.

akıllı telefondan daha akıllı olan insan

yoktur böyle biri.

eğer olsaydı, sağda solda bu kadar tip, kafası kaz gibi telefona gömülü yaşamazdı.

ihtiyarlardan başka birbiriyle sohbet eden kalmadı lan.

pegasus ta efes pilsen in 10 liraya satılması

pahalıysa alma, ucuzsa afiyet olsun derim buna.

(bkz: napak ölek mi)

bilimsel açıdan allah

meseleyi güzel tespitlerle açıkladıktan sonra, son iki paragrafta neden contayı yakıp sağa sola saldırmaya başladığı konusunda da aynı uzunlukta bir yazı bekliyoruz yazardan.

bak çabuk dedim, bekliyoruz ama.

akp giderse eğer cuma namazı bile kıldırmazlar

http://i682.photobucket.c...ahlad-Jani300-300x340.jpg

200 tl ile bim den alınabilecekler

dükkanın anahtarları.

ben bu yazıyı sana yazdım

insan sıkıntı içindeyken, az olan güzel şeyler karanlık gökyüzündeki yıldızlar gibi parlamaya başlıyor etrafında. sen de benim yıldızımsın, o karanlıktaki tek yıldızım.

sana bakarak bir dilek tutsam gerçekleşir mi acaba?

yalnızlığın en çok koyduğu an

yalnızlığın içinden çıkamadığın her an.

bir insanın başına gelebilecek en üzücü şey

geçenlerde çıkan haber, olay türkiye'de,

adamın karısı doğum yapıyor. ertesi gün yanına diğer çocuğunu ve kendi annesini alıp, karısını hastaneden çıkarmaya gidiyor. dönerken kaza yapıyor. karısı, annesi, yeni doğan bebek ve diğer çocuğu ölüyor, kendi kurtuluyor, ertesi gün cenaze namazına katılıyor.

bu nasıl bir imtihandır ya, nedir bu?

kızların evde kalma sebebleri

kariyer yapma hikayesi anlaşılır gibi değildir. duyan da memleketteki tüm kızların kariyerden kırıldığını zanneder. sanki hepsi ceo olacak başımıza. en fazla satış temsilcisi ya da yönetici asistanı olursun. kartına bunların ingilizcesini yazdır ama, daha havalı olur.

bunların aşık olacağı adamı bekleme versiyonları da ilginçtir. aşk sanki her gün olan bir şeymiş gibi bekler dururlar. normal bir insan hayatında en babasından iki kere falan aşık olur, biz de bu dünyada yaşıyoruz. evde kalma yaşına gelmiş bir kız da, en iyi ihtimalle bunların birini yaşamıştır o zamana kadar. şimdi ikinciyi bekleyelim beraber, süper lotoyla beraber yapılıyormuş çekiliş, hayırlısı.

bunların eş adayı beklentileri öylesine büyüktür ki. paralı olması, yakışıklı olması, kadına değer vermesi, güçlü olması, öyle olması, böyle olması. iyi de hanım kız, bu özelliklere sahip olan birine sen ne vereceksin? hayır, biraz gerçekçi olsak, kendimizi galler prensesi falan sanmasak her şey biraz daha kolay olmaz mı?

bir adet de naçizane tavsiye. iyinin iyisi vardır mantığıyla aday yedeklemekten vazgeçin, şimdi bol gibi gelebilir malzeme ama hayat bu belli olmaz, harp olur darp olur, hepsini kaybedip eşekten düşmüşe dönersin sonra.

bu yazdıklarım genelleme değildir, kimseyi küçük düşürme amacı da taşımamaktadır. biri çıkıp ' ben böylesini arıyorum hacı abi' de diyebilir tabi, kolay gelsin ona. iyi niyetli olup yârini bulamayanlara da, 'kısmet' diyerek mutlu sonla bitirmesini de bilirim yazıyı.

bir türlü ısınmayan ayaklar

genellikle ayağın terlemesi sonucu oluşan durumdur.

hava soğuk diye eşşek kadar ayakkabılar ve kalın çoraplar giyilir genelde. bu da ayağın terlemesine sebep olur. terleyen ayak da ne yaparsan yap ısınmaz, akşama kadar aklında sadece ayakların olur, başka bir şeye odaklanamazsın (askerden biliyorum. evet çok iyi biliyorum). askerde düşünme yetinin yok olması pek önemli olmasa da günlük hayatta istenmeyen bir durumdur bu, adamın cinsel hayatını bile etkiler billa.

bu durumun önüne geçmek için iki ipucu size. ya yüzde yüz yün çorap ya da yazlık çorap giyin botun içine. bak dua edeceksiniz bana.

bu arada uzun zaman sonra bilgi içeren bir entry girdiğimi farkettim. ayaklarım ısındı birden.

onuncu nesil gördüğümde titreme geliyor

http://makeagif.com/i/jGcYKs

yazarların tanıştığı milletler ve tecrübeleri

peru dan adam çıkmaz aga.

başka da diyeceğim yoktur.

kişinin 17 yaşındaki haline vereceği öğüt

bir gün gelecekteki halin sana öğüt verecek, takma sakın, burnunun dikine git. Ben tak desem bile takmayacaksın zaten, aksi olsa babanı dinlerdin lavuk.

yürü git şimdi ne halt edeceksen et, asabımı bozma benim. senin yüzünden bu yaşta yaptığım şeye bak. sözlükte 17 yaşındaki halime öğüt veriyorum hesapta. biraz kafan çalışsaydı, şu an bu yazıyı plazanın en üst katındaki ofisimde viskimi yudumlarken yazıyor olurdum.

çizgi film izlemek günahtır

(bkz: bize öyle bir bilgi gelmedi)

ben bu yazıyı sana yazdım

hayat bu, her tür insan çıkabilir karşına. sana değer vermediğini hissettiğin birine nasıl davranırsan davran, hayal gücüne kalmış. ama sana insan gibi davrananı da adam yerine koy ki, ona da haksızlık etmiş olmayasın.

gün gelir sen de aynı muameleyi görürsen üzülürsün, gerçekten.

istersen hiç başlamasın

daha her şey yeniyken, gençken cesaretle söylenebilen ama zaman geçtikçe çoğalan korkular yüzünden artık söylenmesi daha zor olan söz.

hikayelerin zaten hep eksik kalmışsa hangi yıkıntıdan korkarsın ki daha. ha bir az, ha bir fazla.

dışarıdayken etraftan duyulan yaran diyaloglar

hanım kızımız otobüste telefondadır.

- söyle Melis'e facebook a eklesin beni.
+ neden (tahminime göre söylenen)
- (ağız genişçe yayılarak) çünkü paylaşımlarımı göremiyoo, bildirimlerimi göremiyoo..

hay senin paylaşımına da, bildirimine de. atina'dan bildiriyor sanki.

gereksiz bir boşluk var içimde

(bkz: karın boşluğu)

ayrılamıyoruz meliha yla

herkese kendi meliha'sını hatırlatan şarkıdır.

böyle avaz avaz haykırırsan gitmez belki ama içinden söylersen işe yaramıyor.